Kendi kendime:

"Beyin göçünün faydalı tarafı da var mı?" diye bir soru sordum. İncelemeye koyuldum.

Genel yaklaşım şöyle:

"Ülkemiz açısından beyin göçü, geleceğimizin, gelişmişliğinin başka ülkelere transfer edilmesidir. Batılı ülkelerin karşılığını ödemeden değerlerimizi almasıdır.

Bir ülkede yetiştikten sonra başka ülkelere giderek o ülkelere hizmet eden insanlara vatansever demek imkansızdır. Ülkesini ve vatanını seven, ülkesine ve vatanına daha fazla faydalı olmak için vatanında üretir ve vatanını geliştirir."

edebiyatından sunulan bu yazılara bakınca, dünyaca ünlü Beyin Cerrahı Gazi Yaşargil, Nobel ödülüne layık görülen Aziz Sancar, vatan sevmeyi bilmiyor ama bu kafada olanlar biliyor. Bunların yazdıklarını veya söylediklerini duyanlar, hak verenler çoğunlukta ama onların Türkiye'de iken Gazi Yaşargil veya Aziz Sancar olmadan, geliştikleri yerlere gittikleri ve oralardaki imkanlarla sonuç aldıklarını düşünenler az sayıda olsalar da var ve maalesef haklılar.

* * *

Çoğunluktan onay alan örnekteki yaklaşım:

"Kaş yapayım derken, göz çıkarmadır!"

Yurt dışında olumlu işler yapabilmiş değerlerimizin ülkemize faydalı olacağı açıktır. Onları çoğaltarak yurt dışında lobi oluşturmak, kendiliğinden oluşmuş olayı, yurdumuz için faydalı hale getirmenin çaresine bakmak gereklidir. Onları çoğaltmak yurt içindekileri azaltmak olmadığı gibi, yurt içindeki değerlerimizin de çoğalmasına vesile olacağı açıktır. Ancak gerekli altyapıyı sağlamanın önemini yazımız boyunca zaten vurguluyoruz.

Yurt içinde kendisini tamamlamış, dünya çapında değer-kıymetlerin, yurdumuzu terk edip başka ülkelere katkıda bulunmaları düşünülemez. Böyle bir şeyi "Vatan sevgisi yoksunluğu" olarak dile getirmek eksikliktir. Çünkü o durum en hafif deyişle, "nankörlüktür"

Yanlış anlayışlarımızı değiştirmek durumundayız.

“Başımıza yeni icat çıkartma” denilerek yetiştirilen insanlarımızın azımsanamayacak kadar çoğunun ne yazık ki yenilikçi vasıfları törpülendi.

Bugün bu insanlara bir kulp takmak yerine onların soran, sorgulayan, daha iyiyi araştıran çalışmalarına destek verilmelidir. İcat çıkarmalarının önü açılmalıdır.

O yüzden, toplum olarak öncelikle, beynimizdeki prangalardan kurtulmalıyız.

Peki dünya ne yapıyor?

Geçen asrın ortalarında, eğitimin de aynen fabrika kurmak gibi bir yatırım olduğu anlaşıldı… Bütün ülkeler insana yatırıma (beşeri yatırım) ayrılan kaynakları artırdı.

Özellikle, yüksek öğrenimde teknik dallarda eğitilmiş iş gücü, ekonomide verimliliğin artmasında, teknolojinin gelişmesinde ve ülke kalkınmasında önemli bir işlev görmektedir.

Biz de hazır bir yatırımı kaybetmeden, yetişmiş beyinlerin getireceği teknolojik buluşlardan, verimlilik artışından mahrum olmadan önce dünyadaki iyi uygulamaları incelemeli, alt yapımızı güçlendirmeliyiz.

* * *

Başarıyı alkışlamak her dünya vatandaşının görevidir. Başarılı yurttaşlarımız yurt içinde olursa çok daha sevindirici olur. Başarılıyı önce yurt içinde olabildiğince yetiştirmek, en güzel şekildir.

Özetle yazmak istediğimiz, yurt dışında kendilerini tamamlayıp şöhret olanlara olumsuz sıfatlar takmak yerine, onları alkışlayıp kazanmak, bulundukları yerlerden, elde ettikleri avantajları, ülkemiz için kullanmalarını sağlamak en doğru şekildir.

Diğer yandan ülkemize tedavi için gelen Avrupalı sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Bu artış güvenden kaynaklanır. Güvenin oluşmasında Gazi Yaşargil gibi ün yapmış doktorlarımızın payını görmemek algılama zayıflığıdır.

*

Bu vesile ile Mehmet Yolyapar'ın 48.Meslek Yılını, Çorum Haber Gazetesinin de yayına başlangıcının 33.yılını kutluyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyorum.

En güzel günler sizlerin olsun.