İnsani gelişimin ilk evresini yaşayan toplumlar gibiyiz.

Bu yüzden sosyal, kültürel ve bilimsel yaşamda çağın gerisinde kaldık.

Cinsel duyguları kontrol edemeyen mağara dönemi insanları yüzünden her gün ülkemizde kadın cinayetleri, çocuklara yapılan cinsel istismarlar, tecavüzler ve aşk cinayetleri yaşanıyor

En acı olan da, bu tür haberler her nedense, halkımızın çok ilgisini çektiği için sürekli basında, medyada ballandıra ballandıra anlatılıyor. Medya raiting yapıyor, gazeteler çok satıyor ve sosyal paylaşım siteleri daha çok tıklandığı için bol bol para kazanıyorlar.

MEVLANA “YARATIKLAR ÜÇE AYRILIR” DEMİŞ.

1-Akıl ve şehvetten arınmış melekler,

2-Sade şehvet olan hayvanlar,

3-Hem akıl hem de şehvetten oluşmuş insanlar.

Bu yüzden insanoğlunun yarısı akıl ve şehvet, yarısı melek ve hayvandır.

Elbette insanoğlu akıl ve şehvetten arınmış meleklerden değildir.

Yaradılışımızda, akıl, şehvet, melek ve hayvani hislerimiz mevcuttur.

olan bu hislerimizi kontrollü kullanmayı becerebilmektir.

Atalarımız 7 ve 8.yüzyıllarda Orta Asya bozkırlarından göçlerle Anadolu’ya gelip yerleşmişler.

O zamanlar Anadolu’da çeşitli ırklardan yüzlerce uygar kavimler varmış.

Atalarımız o uygar kavimlerle 1300 yıl Anadolu’da beraber yaşamışlar.

Sonraki yıllarda o kavimlerin pek çoğu çeşitli nedenlerle dünyanın dört bir yanına göç ederek Anadolu’dan ayrılmışlar.

anlaşılıyor ki, atalarımız Anadolu’da beraber yaşadıkları o uygar azınlık kavimlerle sosyal yaşamda hiçbir kültürel iletişim kurmamışlar.

Onlar aile planlaması yaparak azalmışlar, bizler cehaletimiz yüzünden “nasıl olsa Allah rızkını verir” diyerek bilinçsizce çoğalmışız.

Ormanlarda kendi kendine yetişen ağaçlar gibi çoğalan cahil gençler cahil kadınlarla evlenmişler ve cahil çocuklar yetiştirmişler.

Asırlardır cehaletin kısır döngüsü içinde yaşayarak bugünlere geldiğimiz için

21. yüzyılda uygar milletlerin çok gerisinde kalmışız.

var olan şehevi duygularımızı kontrol etmesini bilmiyoruz.

İşte bugün yaşadığımız cinsel sorunlarımızın en büyük nedeni akla hayale sığmayan bu cehaletimizdir.

Boyalı basında iğrenç magazin haberleri, televizyonlarda aşk, meşk ve sapkınlık içeren aptal diziler, sosyal paylaşım sitelerinde (WhatsApp, Facebook ve Twitter ) cinsel açlık içeren paylaşımlar toplumuzun acınası zekâ düzeyini ortaya koyuyor. Allah aşkına, her sahnesi aşktan, meşkten, dedikodudan, ihanetten, aldatmaktan, tehditten, şantajdan, hileden, cinsel tacizden, tecavüzden ölmekten, öldürmekten oluşan şu aptal dizileri izlemeyin artık. Sizler izledikçe onlar raiting yapıyor, onlar kazanıyor ve dizi yapmaya devam ediyorlar. Ve maalesef sizler de “aman ne olacak, başka eğlencemiz mi var?” diyerek izlemeye devam ediyorsunuz. Allah rızası için televizyonun düğmesini kapatın, hayatın düğmesini açın artık. Boş zamanlarınıza kitap okuyarak, müzik dinleyerek, spor yaparak kendinizi geliştirmeyi deneyin.

ŞİMDİ SÖZ BAADDİN’DE!

1-Eğer ertelediğiniz şey mutluluğunuz ise kaybedeceğiniz şey koca bir hayat olabilir. (Dostoyevski)

2-“Huzur islam’da” diyen Müslüman ülke insanlarının Hristiyan ülkelerin kapısına dayanması çok acı bir ironidir. (İroni= Acınası alay, çelişki)

3-Tarım ve gıda sektöründe kullanılan tarım ilaçları nedeniyle soframıza zehir karışıyor. Özellikle meyve ve sebzeleri sirkeli suyla iyice yıkamadan yemeyin.

4-Seni iki şey çok güzel anlatır. “Hiçbir şeyin yokken gösterdiğin sabır”, “Her şeyin varken sergilediğin tavır.”

5-Psikiyatrist, “ Bize hiçbir zaman gerçek hastalar gelmez. Gerçek hastaların hasta ettikleri insanlar gelir.”

1 Aralık 2021