Makbulü,
Yattığı yerden kazanmak…
Rantla, faizle, birdenbire olanı yani!
Diğeri için “zaman dar, üvendire uzun, tarla kesekli!”
Geçtiğimiz gün bir paylaşım çarptı gözüme internette.
Bir Türk atasözü der ki, diye başlıyor;
“Şimdiki aklım olsaydı, şuradan-buradan birkaç dönüm arsa alırdım!”
Niye?
Eğitim, öğretim,
İyilik, inayet,
Doğruluk dürüstlük için mi?
Bunları istemediği kesin paylaşımı yapanın.
Başka ne için isteyebilir?
Ne satın alınabilir ki şimdiki akılla geçmişten istenilen arsa ile?
Her şey!
Talim-terbiye,
Eğitim-öğretim, ar- namus,
Görgü- görenek, makam, mevki, sağlık-sıhhat,
Her şey,
Ama her şey satın alınabilir!
Ya da,
Bize öğretilen bu günümüzde.
Her şeyin ekonomik bir değerinin olduğu, ekonomi olmazsa yaşamın olmadığı!
Anaokulu müfredatına bile girecek nerdeyse.
Eskiden ayıptı.
Kavgada dahi “sen kaç paralık adamsın” demek, ayıptı.
Şimdi adamlığın ölçü birimi para…
Para,
Yani maddi zenginlik, üstelik havadan rantla gelen zenginlik, her şey demek.
Dolmuşta cumadan çıkmış iki adam konuşurken kulak misafiri oldum. Bir tanesi “iki cumadır para istiyorum rabbimden” diyordu.
Şaşırdım!
Cuma namazında,
İman değil,
Kuran değil,
Akıl-ahlak hiç değil istediği Allahtan!
Para!
Cenneti de paketleyip yan cebine koyacak neredeyse.
Ve
Çok mutlu!
Adamlığın-insanlığın,
Namusun-hayanın,
Bilginin, bilgeliğin
Toplum olmanın, o toplumda birey olmanın ve her şeyin satın alınarak sahibi olunacağı öğretildi insanımıza.
Paran varsa adamsın,
Değilse!
Yamyam ekipleri kurulmuş bile!
Antin-kuntin yani!
Ülkemizin ve insanımızın sahibi yok!
Her gününüz güzel olsun.