BÜYÜKŞEHİR KOLTUĞUNDA BİR ÇORUMLU

Çorum Eğitim ve Kültür Vakfı (ÇEKVA),  Kadıköy’deki merkezinden yönetiliyor.

Kurucu Başkan Prof.Dr. Turan Ilgaz’dı. Sonra bayrağı Prof.Dr. Ahmet Samsunlu devraldı. İki hocadan biri fiilen Başkan olurken, diğeri Onursal Başkan unvanını taşıdı ve görev dönüşümlü olarak bugüne kadar getirildi.

Halen Prof. Ilgaz, emekli hayatını İzmir’de geçiriyor.

İmar ve İskan eski Bakanı Prof.Dr. Ahmet Samsunlu ise, etkin biçimde Vakfın Genel Başkanlığı’nı sürdürüyor.

ÇEKVA, Çorum’da Atatürk Lisesi Müdürü Ahmet Güngör tarafından temsil ediliyor ve çeşitli kurslarla Çorumlu öğrencilerin yetişmesine katkı sağlıyor.

İzmir’de, eğitimci Halil İbrahim Samgar başkanlığında yine çok etkin faaliyetlerde bulunuyor. Merhum Yılmaz Koç’un sağlığında tahsis ettiği ve adını taşıyan Bayraklı semtindeki Çorumevi’nde özellikle bayanlara el becerisi kazandırmaya yönelik kurslar açılıyor.

Antalya’da, Kurucu Başkan, Emekli Kadastro Müdürü İsmet Tandoğan’dan sonra, Çorum’da da DSİ Müdürlüğü yapmış olan ve Antalya DSİ Bölge Müdür Yardımcılığı’ndan emekliye ayrılan İbrahim Günal başkanlığı üstlendi.

Antalya’da geleneksel olarak her yıl, çevredeki turistik tesislerden birinde, bir gece konaklamalı olarak Çorumlular Gecesi düzenleniyor.

20 Şubat Cumartesi günü Çolaklı’daki Royal Atlantis Oteli’nde düzenlenen buluşmanın ise ayrı bir özelliği vardı; ÇEKVA’nın 15. kuruluş yıldönümü kutlanıyordu.

Dolayısıyla, bu yemeğe İstanbul’dan da yoğun katılım oldu. ÇEKVA yöneticileri, Akdeniz’e bir haftasonu gezisi düzenleyip Antalya’daki hemşehrileriyle bir araya geldiler.

İzmir’den, Başkan Halil İbrahim Samgar ile Genel Sekreter Mustafa Özten, Çorum’dan ise İzmir ve Antalya şubelerinin örgütlenmesine emeği geçmiş biri olarak biz katıldık.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Prof.Dr. Mustafa Akaydın da bu geceyi hemşehrileriyle paylaştı.

Gecenin açış konuşmasını yapan Antalya ÇEKVA Başkanı İbrahim Günal, Antalya’da öğrenim gören Çorumlu öğrencilere burs temin etmeye çalıştıklarını, ancak yeterli sayıya ulaşamadıklarını belirterek, hemşehrilerinden daha fazla destek beklediklerini söyledi.

Genel Başkan Prof.Dr. Ahmet Samsunlu, vakfın amaçlarını ve İstanbul’da yaptıkları etkinlikleri anlatırken, Kurucu Başkan Prof.Dr. Turan Ilgaz da Antalya’da hemşehrileriyle bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu ifade etti.

Hemşehrilerinin alkışlarıyla mikrofona gelen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Prof.Dr. Mustafa Akaydın ise, seçimlerde hemşehrilerinin büyük desteğini gördüğünü belirterek teşekkürlerini ifade etti. Akaydın, bölgeci bir anlayışa sahip olmadıklarını, eşitlik ve adaletten ayrılmayacaklarını, ancak Çorumlulara gönlünün ve kapısının daima  açık olduğunu vurguladı.

Aynı masayı paylaştığımız Prof. Akaydın’la Çorum’dan ve ortak tanıdıklarımızdan konuştuk.

Malûm, rahmetli babasıyla geçmişte büyük yakınlığımız olmuştu.

Bir zamanların kudretli Kurmay Albayı Ali Rıza Akaydın, emekli olduktan sonra CHP İl Başkanlığı da yapmış, 1983 seçimlerinde ise Necdet Calp’ın Halkçı Parti’sinden Çorum Milletvekili olmuştu. Ali Rıza Ağabey’in milletvekili olmasında, Bekirağa Bölüğü’nün kurmayları, şimdi her ikisi de rahmetli olan Halil Taşkaldıran ile Hüseyin Soyutemiz’in büyük payları vardı.

Kolay değil, biz de 1970 yılından beri tam 40 yıldır, gazeteci olarak Çorum tarihinin tanığıyız.

Özellikle sosyal demokrat kesimde olan-biteni, daha bir yakından izledik.

Antalya’yı 1970’lerin başından beri tanıyoruz. Mustafa Akaydın’ın cerrah olarak ününün günden güne yayıldığına da 1990’larda tanık olduk. Ve Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Rektör, Üniversitelerarası Kurul Başkanı olarak Türkiye çapında ses getirdi, Atatürkçü, laik, demokrat ve çağdaş hemşehrilerinin de gururu oldu.

29 Mart 2009 akşamı yerel seçim sonuçları belli olmaya başladığında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı en çok üzen sonuç Antalya’dan gelmiş, CHP adayı Mustafa Akaydın Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştu.

Kuşkusuz seçim geride kaldı.

Recep Tayyip Erdoğan, Mustafa Akaydın’ın da Başbakanı.

Mustafa Akaydın, Başbakan Erdoğan’ın da Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı.

Ya da öyle olmalı.

Antalya gibi “Türkiye’nin turizm başkenti”, siyasi hesaplarla darboğaza sokulmamalı, ağır borç yükü altındaki Belediye, kaderine terk edilmemeli.

Geçmişin faturası Akaydın’a ödetilmeye kalkışılmamalı.

Hoş, bizimkisi saflık derecesinde bir iyi niyet ya…

ÇEKVA’nın gecesine dönecek olursak; müzik topluluğunun bir tek bile Çorum türküsü bilmemesi dışında her şey güzeldi. O boşluğu da Fatma Kılıçoğlu kardeşimiz doldurmaya çalıştı; “Şu uzun gecenin gecesi olsam” türküsüyle.

Bu türküyü derleyen rahmetli Niyazi Biçerel ağabeyimizin yeğeni Zehra Bolat da salondaydı o an.

Geçen yıl Antalya’da kaybettiğimiz, Çorum’da toprağa verdiğimiz İsmail Kazak ile Zehra Bolat ve Selim Kazak’ın dayıları Niyazi Biçerel.

Merhum Hatip Mahalleli İbrahim Çetintürk’ün de folklor arkadaşı.

İlk gençlik yıllarımızda Feyyaz, Yüksel, Hikmet, Aydın, Erhan’la Hatip Mahalleli’nin Şehir Lokantası’na gitmeye başladığımızda tanımıştık Niyazi Biçerel’i de.

Hey gidi günler hey…

Şu uzun gecenin gecesi olsam

Çorum’da bir evin bacası olsam

Dediler ki nazlı yarin pek hasta

Başında okuyan hocası olsam…