Uzun zamandır Ankara’da yaşıyorum.

Kalabalıkta yaşamayı severim.

Tabi her zaman değil.

Ama şehir olacaksa, kalabalık olması taraftarıyım.

Bu kalabalıkta her türlü insanı görmek olanaklıdır.

Boş gezeni, birilerini arayanı,

Kendini göstermek isteyeni,

İş peşinde koşanı,

Alışveriş için dolaşanı,

Öğrencisine kitap arayanı,

Kendi kitap arayanı,

Gazete bayisinin karşısına geçip gazetelerin başlıklarını okuyanı,

Yolda sohbet edeni,

Okula gideni,

Okuldan döneni,

Evine gideni,

Evinden geleni,

Tren bekleyeni,

Dolmuş sırasında olanı,

Ekmek kuyruğunda olanı,

Duvar dibinde oturup yoldaşını bekleyeni,

Yolda kavga edeni,

Yolda sarmaş dolaş olanı,

Fakiri,

Yoksulu,

Her türlü arabayı,

Yol kenarında çalgı aleti çalanı,

Sigara içeni,

İçmeyeni (Ki ben bunu tercih ederim),

Sakatı,

Lâl olanı,

Eğitilebilir zihinsel engelli olanı,

Down sendromlusunu,

Eli cebinde olanı,

Erkekse önü kapalı olanı,

Saygılısını,

Saygısızını,

Başı açık olanı,

Başı kapalı olanı,

Her türlü Orta Doğu’dan gelmiş olanı,

Yol üstündekini,

Yol dışındakini,

Karşıya geçeni,

Karşıdan geleni. Ama her türlüsü her zaman vardı.

Fakat şimdi yollar bir alem.

11.05.2022 - Ankara