3.ligdeki günleri sayılı olan ve prestij mücadelesi veren Çorumspor, sahasında Hatay temsilcisi Kırıkhanspor’a 1-0 yenilirken, oynanan futbol izleyenleri adeta uyuttu. Son dönemlerde izlediğim en sıkıcı maçtı.

Çorumspor’un hiçbir iddiasının kalmaması aslında futbolcuların kendilerini daha rahat göstermeleri için iyi bir fırsat ancak şu ana kadar bu durumu lehine çeviren futbolcu göremedim. Bunlar saha içiyle ilgili durum. Bir de saha dışı var ki, duyunca insan hayretler içerisinde kalıyor. Hele yönetimin iki gün üst üste gazetelere gönderdiği bilgilendirme notu ve buna bağlı olarak kaleci antrenörü Nurettin Kabalak’ın istifa etmesi trajikomik bir durum. Aslında bu bile Çorumspor’un kimler tarafından nasıl yönetildiğinin ve bugünlere nasıl geldiğinin sadece küçük bir göstergesidir.

Yöneticilerin içten içe birbirine düştükleri kulağımıza kadar geliyor. Hem de bizzat yöneticiler anlatıyorlar. Federasyon’dan gelen paraların akıbetini bize soruyorlar. Hâlbuki bilmeleri gerekenler yine kendileri. Yine karar defterinin nerede olduğunu bizim bilecek halimiz yok. Kimi, “Başkan tüm alacaklarını aldı daha neyin peşinde bıraksın” diyor. Kimi futbolcu satmanın peşinde. Yani herkes farklı telden çalıyor, yine Çorumspor kimsenin umurunda değil.

Belediyespor’da da durum pek farklı değil. Orada da herkes farklı telden çalıyor dersek yanlış olmaz. Genel Kaptan yönetimin bilgisi dahilinde Kahramanmaraş maçının primini artırdığını açıklıyor ki bu normal bir şey, Başkan “benim haberim yok karışmam” diyor.

Bir ilginçlik de kulübün futbol şubesinin İskilipli İşadamı Mehmed Mustafa Avşar’ın kuracağı Çorumspor 2013 A.Ş.’ye devredilmesiyle ilgili. Daha ortada fol yok yumurta yok ama dedikodu çok.

Bunca yaygaradan sonra görünen o ki, Mehmed Mustafa Avşar’ın da dediği gibi mevcut yönetimden birileri kulübün devredilmesini istemiyor. Eğer böyle bir düşünce varsa, ortalığı ayağa kaldırmanın, gazeteciliğe soyunmanın bir anlamı yok. Genel kurulun verdiği yetkiyi kullanmazsınız olur biter.