Başkaldıran Şile duvarlarından haykıran slogan:

“Fakir için ekmek yoksa zengin için de huzur olmayacak”

İntiharlar bulaşıcıdır. Teşvik gördüğü ve siyaset-devlet kurumu tarafından sosyo-ekonomik, psikolojik alt yapısı hazırlandığı sürece artarak devam eder.

Türkiye’mizi yarı açık bir tımarhaneye çevirenler kendileriyle ne kadar gurur duysalar azdır!

Ülkemizde aç ve çaresiz kaldıklarında insanlar intiharı yeğliyorlar. Neden olduğunu düşünüyorum, sosyolog da değilim.

Bu sorunun yanıtını bilmiyorum demek de yalan olur. Aç kalan çocukların babasını düşünüyorum. Dayanabildiği kadar dayanan, gelecek beklentisi de biten bir baba görüyorum karşımda.

Borç batağına saplanan, geçinemeyen dört kardeşi de görüyorum.

Bu iki aile;

Çalmamışlar, çırpmamışlar…

İktidardan birilerinin akrabası da değiller…

Torpilleri de yok…

Hayatın bütün acımasızlığı ile karşı karşıya kalıp, hiçbir çıkar yolları olmayınca, çaresizlikten intihardan başka seçenekleri kalmamış.

Bizim ülkemizde yandaş olmayanlar, iktidardan olmayanlar insanca yaşamayı hak etmiyorlar mı?

Açlık ülkemizde virüs gibi büyüyor.

Yolsuzluk,

Yoksulluğu perçinliyor…

Ne utanan var

Ne de istifa eden

İktidar uyanmıyor!

O zaman;

“Fakir için ekmek yoksa, zengin için de -en azından vicdani-huzur olmayacak”.

Her Gününüz Güzel Olsun.