Yahu bunlar milletle dalga geçiyor. Muhalefeti dersen zaten oynatıyorlar. Durduk yere bir erkekli kızlı davası attılar. Önceki yazımda da belirttim. 2,5 milyon üniversite okuyan gencin sadece 400.000’i yurtlarda kalıyor. Bunların 100.000’i özel yurtlarda, kalan 300.000’i ise Kredi Yurtlar Kurumuna ait yurtlarda kalıyor. 2 milyon 100 bin genci kendi kaderine terk ediyorsunuz. Onlar da herhalde parklarda, oturaklarda yatacak değil. Pansiyonlarda, apartlarda veya özel evlerde kalıyorlar. Sonra onların namus bekçiliğine soyunuluyor. Birisi şöyle diyor, öbürü böyle diyor derken gündem doluyor. Bir Allahın kulu da çıkıp sormuyor: 13 yıldır iktidarda olan sizsiniz. IMF’ye kredi verecek kadar paramız var. Neden üniversiteli gençlerimize her açıdan güvenli yurtlar, barınma evleri yapmadınız demiyor.
Yine Kürt açılımında önemli bir adım daha atılacak. Amed denilecek, Kuzey Kürdistan denilecek, Türkiye Kürdistan’ı telafuz edilecek, hepsinden önemlisi Aşiret lideri Barzani gelecek. Gündemde bu kadar önemli konular var iken “Özel dershaneler kapatılacak” diye bir balon uçuruluyor. Vatandaş ve muhalefet, “İşte zamanı geldi. Arınç Başbakan zıtlaşmasından sonra şimdi de AKP-Cemaat çekişmesi. Eveeet... Bunların suyu ısındı. Kendi kendilerini yiyecekler, bitirecekler”…
Yahu!.. Nereden çıktı bunlar. Bunların hepsi oyun. Hepsi gündemi oyalamak için birer senaryo.
Amaç hasıl oldu. Vatandaş ve de muhalefet dershaneleri tartışadursun Millet ne Amed’in ne olduğunu anladı, ne Kuzey Kürdistan’ın ve ne de Türkiye Kürdistanı’nın.
Kısaca vatanı bölündü haberi yok. Ey!... benim milletim. Ne olur titre de kendine gel. Sen bu kadar duyarsız olamazsın.
Sözü yine dershanelerle bitirelim. Aklıma 1980’den sonra kurulan Özal Hükümeti’nin Milli Eğitim Bakanı Vehbi Dinçerler geldi. O da ben bir gecede kapatırım demişti. Karşı gelenlere de sinkaf bir şeyler söylemişti. Özel dershaneler hemen ayağa kalktı. Özal, Dinçerler’i konuta çağırdı. Bir daha da kimse Özel Dershaneleri ağzına almadı.
Bu seferki de buna benzer bir şey. Herkes biliyor ki, akşamdan sabaha ben kaldırdım demekle olmaz. Sistem revize edilip, enine boyuna düşünülmeden, yerine başka bir kurum veya çözüm ikame etmeden özel dershaneler kaldırılmaz. Kaldırırsak da tam bize mahsus olur.
Doğrusu, 40 küsur yıldır eğitimci ve üç tane de üniversite okutmuş çocuk babasıyım. Benim canım da bu dershanelerden çok yandı.
Ama, yasaklamak çözüm olmuyor. YÖK Yasası yaklaşık 35 yıldır, Özel Dershaneler ise 40 yılı aşkın süredir her iktidara gelenin uğraştığı, ama bir türlü halledemediği iki husus.
Bu iki husus daha çok iktidar göreceğe benzer.