30 Ağustos’un kimilerine göre pek önemi yoktur. Sanki bu kutlu günde emperyalizm Anadolu’nun bağrından sökülüp atılmamış. Sanki emperyalizm bir kene, bir timsah gibi Anadolu halkının boğazına yapışmamış, boğazdan koparıp atılmamış, denize dökülmemiş.

Emperyalizm Anadolu’yu lime lime edip bölüşürken, Anadolu’ya akbabalar gibi üşüşürken, dayanağı Sevr Antlaşmasıydı. Sevri imzalayan Osmanlı Hanedanı ve ona bağlı heyettir.

O günün Padişahı Vahdettin “Bu adamlar (İngilizler) istedikleri her şeyi yaparlar, isterlerse Ankara’ya da giderler!...” diyordu.

Rauf Bey, Vahdettin’i Siyasi Hatıralar’ında şöyle anlatır: “-Rauf Bey! Rauf Bey! dedi, bir millet var, koyun sürüsü… Buna bir çoban lazım… O da benim…’’

Rauf Bey, Vahdettin’in aynı sözü (Millet koyun sürüsü- Ben çoban!), sözünü kabine krizi sırasında kendisine, yine aynı şekilde ikinci defa söylediğini belirtir. Belli ki Vahdettin kuzularını Sevr’in kurtlarına kaptıran çoban olmaya niyetlidir.

Ağustos Zaferi’nin başlangıç tarihi 26 Ağustos’tur, neden? Bu sorum 100 yıl önceki kurtuluş savaşını görmeyip, 1000 yıl önceki Malazgirt Zaferini sözde görenleredir. “Keşke Yunan galip gelseydi” diyenleredir.

Aslında 1071 Malazgirt Zaferinden önce de Türkmenlerin Anadolu’da olduğu ve akın akın Anadolu’ya geldiği pek çok tarafsız tarihçi tarafından doğrulanmaktadır. Bu bakımdan Anadolu “1071’de doğudan batıya değil, batıdan doğuya kuşatılmıştır” 1071 Malazgirt Zaferi semboliktir, fakat dönüm noktasıdır. Ondan sonra Türklerin Anadolu’ya geçişi daha yoğun olmuş ve bundan sonra, bu kadar büyük boyutta oluşunun sebebi, Orta Asya’daki kuraklığın da etkisiyle olsa gerektir.

Son yıllarda 98 yıl önceki yakın ve şanlı tarihimiz dururken, 1000 yıl öncesinin referans alınması ne anlama geliyor? Dumlupınar’a gitmek dururken Malazgirt’e (son yıllarda) gitme gayretleri hangi simgesel mesajları veriyor?

Bu bir tarihi bilgisizlik mi? Simgesel bir mesaj mı verilmek isteniyor? Türk- İslam sentezli bir siyasi rant mı elde edilmek isteniyor? “Geleceğe dönüş” hamaset söylemleri ile Türk-İslam sentezli bir algı mı sunulmak isteniyor?

622 Yıllık Osmanlı imparatorluğunun geldiği son nokta ve son anlaşma SEVR değil midir? Sevr anlaşması Türk ulusunun ölüm fermanı, imhası değil midir? Yani Osmanlı’nın ülkeyi getirdiği nokta ülkenin imhası ve ölüm fermanı iken, şimdi soruyorum; 30 Ağustos Zaferi’nin sonrasında LOZAN anlaşması ile SEVR fermanı yırtılmadı mı?

Kısacası Romen Diyojen’in torunları Sevr anlaşması ile Malazgirt zaferinin rövanşını almadılar mı? 30 Ağustos zaferi ile ve devamında Lozan anlaşması ile ülkemizi ve ulusumuzu yutma, yok etme planı emperyalizmin kursağın da bırakılmadı mı?

Şimdi anlayabildik mi? Mustafa Kemal’in neden 26 Ağustos’ta Büyük Taarruzu başlattığını. Yani 30 Ağustos 1000 yıllık bir hesaplaşmanın sonucudur. Emperyalizm ve kapitalizm canavarına tarihi dersin verildiği gündür. Emperyalizm ve uşaklarının denize döküldüğü gündür.

30 Ağustos Zaferi ile Anadolu toprakları, ikinci defa Türk yurdu olmuştur. İstanbul 1453’ten sonra ikinci defa kurtarılmıştır. Kahramanı bu topraklarda yaşayan herkes, lideri de Mustafa Kemal’dir. 1000 yıl öteye gitmeye gerek yok, yakın tarihimizde bu gerçeği görebiliriz.

Atasözüdür ‘’Son gülen, iyi güler’’ bin yıllık hesaplaşmanın sonunda son gülen, Diyojen’in Emperyalist- Kapitalist torunları değil, Misakı Milli sınırları içinde yaşayan Anadolu’nun Yoksul Halkı, hepimiz olduk. Tarihi; 30 Ağustos 1922, Yer; Dumlupınar. Baş Komutanı da Mustafa Kemal’dir. Bu son gülüşü unutmayalım, ebediyen de yüzümüzden eksik olmasın diliyorum.