Müzmin Ortadoğu savaşları, Covid-19, İzmir depremi, sosyolojik olaylar ve krizlerle dolu 2020 yılı sona eriyor. İnsanlık olarak, gerçek anlamda zor bir yılı geride bırakmak üzereyiz.

Covid-19 ile başlayan zorlu süreçte bütün dünyada bir çok can kayıpları oldu. Son günlerde ister dünya basınından olsun, ister ulusal basından olsun, bir çok ölüm haberlerine şahit olurken bir çok yakınımızı ve tanıdıklarımızı da bu salgında kaybettik.

Kamuoyunda doğal virüs veya yapay (biyolojik silah) olduğuna dair bir çok görüşler var. Maalesef bu konuda biraz kararsız kalsam da yapay olma yönündeki görüşüm ağırlık basıyor. Emperyalizmin çarkında dönen bu acımasız dünyada ne olmuyor ki bu da olmasın diye de aklımdan geçmiyor değil. Keşke sil baştan yeni bir dünya kurulsa, adına da "adil dünya" deseler...

Artık, neyse ki başımıza geldi bu menfi olay… Bizlere düşen görev, millet olarak tedbirimizi almakla mükellefiz ve aynı zamanda devletin koymuş olduğu kural ve kaidelere uymalıyız ki bu salgın asgariye insin.

Doğrusu kendi adıma konuşmam gerekirse bu kurallara uymakla sadece kendimi düşünmüyor diğer insanları da düşünüyorum kimsenin vebali altına girmek istemiyorum. Ama gözlem ve tespitlerime göre bir çoğunluk buna uymuyor, bu yüzden de hızla yayılım artmaktadır.

Her şeyin başı sağlık düsturundan yola çıkarak elimizden geleni yapmalıyız, çünkü sağlık olmasa hiçbir şey olmaz teorisine katılarak, 2021 yılının güzel haberlerle geçmesi ve sağlıklı, huzurlu,mutlu dünya modeline dönüşmesi temennisiyle...

Sevgiyle kalın...