Terör, çağımızda sıkça kullanılan bir terim olmuştur. Ama terör sözcüğünün genel kabul gören bir tanımı olamamıştır. Birçok tanım yapılmış olmasına karşın uluslararası siyasi literatürde ortak bir tanım üzerinde buluşulamamıştır.

Bunun nedeni ise bir tarafın terör dediği olayları, terörist ilan ettiği örgütleri ve bireyleri, diğer tarafın özgürlük savaşı ve özgürlük savaşçısı olarak nitelendirmesidir.

İşte bunun için sorulmalı ve de sorgulanmalıdır:

-Terör, yalnız atılan bir bomba mıdır?

-Meydanda gezen bir canlı bomba mıdır?

-Terör, bir davanın ya da bir itirazın şiddetle ifadesi midir?

Evet, terör nedir ve de onu yaratan nedenler nedir?

***

-Terörün nedenlerinin, sosyolojik ve politik kaynağının sorgulanması, elbette terörü meşru göstermez.

-Ama sorgulanmayan ve de görülmek istenmeyen nedenlerin terörün besleyici kaynağı olduğu da bilinmelidir.

-Terör örgütlerini üreten ortamın, bu ortamı yaratan politikaların, terörü tetikleyen ve besleyen bir kaynak olduğu bilinmelidir.

-ABD'nin okyanus ötesinden gelip Afganistan'ı, Irak'ı işgal ederek tüm Ortadoğu'da uyguladığı kanlı şiddetin, doğal olarak terör saldırılarına zemin hazırladığı bilinmelidir.

-İslam dünyasının kutsadığı Hz. Muhammed'i karikatürize ederek alay konusu yapan anlayışın, karşı refleksin terör yapmasını tetikler olacağı bilinmelidir.

-Batıda giderek gelişen İslamofobinin, tüm İslam dünyasını terörün kaynağı ve terörist olarak görmesinin karşıt bir öfkeyi yükselteceği bilinmelidir.

Yani ahlaki olmayan terör saldırılarını kınarken, buna sebep olan tetikleyici nedenleri görmemenin ya da gözden kaçırmanın da terörü besleyeceği bilinmelidir.

***

Ve özellikle sorulmalı ve de sorgulanmalıdır:

-Amerika'nın Afganistan'da, Irak'ta, Suriye'de, Libya'da, Sudan'da, Yemen'de uyguladığı şiddet politikaları terör değil midir?

-Ve buralarda yaratılmış onlarca radikal örgütleri silahlandıran devletler terörist değil midir?

-İkinci Dünya savaşından beri kurmaya çalıştığı dünya hegemonyası için, Sovyetler Birliğinin dağılmasını ve ikiz kulelerin yıkılmasını "tanrının lütfu" gibi gören ABD'nin Afganistan'ı işgali terör değil midir?

-Afganistan'ın işgali üzerinden ABD ve tüm batılı küresel güçlerin, Ortadoğu'da uyguladığı ekonomik, sosyal, siyasal ve askeri şiddet bir terör değil midir?

***

Elbette 11 Eylül 2001 günü Amerika'da ikiz kulelerin yıkılmasıyla 3 bin kişinin hayatını kaybetmesi tüm dünyada ortak bir nefretin yükseldiği bir terördür.

Ama Afganistan'ın işgalinde:

ABD bilgilerine göre 5 bin, Wikileaks belgelerine göre 25 bin, Almanya Barış Konseyi'nin işgalin 10.yılı nedeniyle yayınladığı bilançoya göre Afganistan'da 100 bin, Pakistan'da 65 bin kişinin öldürülmesi...

-Irak'ın işgal edilmesinde, sayısı bilinmeyen askeri kayıp dışında 1 milyon sivilin öldürülmesi...

-Ve Libya'da ve Yemen'de ve Suriye'de 10 binlerce insanın öldürülmesi...

-Ve 10 binlerce, 100 binlerce insanın yaralanması...

-Ve de yakılarak, yıkılarak tüm bu ülkelerin tahrip edilmesi...

Bunlar ABD önderliğinde küresel emperyal güçlerin, Ortadoğu halkları üzerindeki terörü değil midir?

***

İşte bunu için diyoruz: Terör ve terörü yaratan sosyal, siyasal ve askeri nedenler daha reel bir bakışla sorgulanmalıdır.

Ve bunun için diyoruz: 2017 yılı, hem dünyada hem de özellikle ülkemizde terörün sorgulandığı bir yıl olmalıdır.