Bu yarışma, yalnızca bu “Hançer” adlı hikâyeyi ortaya çıkarmakla kalsaydı bile, yine de edebiyatımız adına bir kazanç sayılırdı. Ama “Hançer”den başka da önemli yeni adlar vardı. Puanlama sonucu yazık ki mansiyon bile alamamış olan örneğin “Sular” adlı hikâyesiyle Işıl Özgentürk, ya da “Atike Teyzenin Kuyusu” adlı hikâyesiyle Kemal Ateş kesinlikle ilk sıralarda yer alması gereken yazarlardı. Bir de Necati Güngör’ün “Ölüm Uykusu” adlı mansiyon alan hikâyesi, bence ilk üç hikâyeden biri olmalıydı. Yine de sonuçlar sevindiricidir.
Öncelikle bir Anadolu kentinde böyle bir yarışmanın açılmış olması, sonra da böyle bir yarışmaya gösterilen büyük ilgi sevindiricidir. Bir de buna, yarışmaya katılan bütün hikâyelerdeki devrimci özü bir nitelik olarak eklersek, 12. Antalya Festivali Sanat Ödülü’nün, bir olay olduğu ortaya çıkmış olur.
Böyle bir girişimi gerekli gören Antalya Belediyesi’nin devrimci Başkanı Sayın Selahattin Tonguç’a ve bu girişimi yöneten Festival Komitesi Başkanı Sayın Güngör Türkeli’ye Türk hikâyeciliği adına teşekkür etmek bence boynumun borcudur.
1975 yılında dönemin Antalya Belediyesi tarafından yapılan hikâye yarışması ne yazık ki kurumlaşarak devam edememiştir. Pek sevdiğim Muammer Sun bestesi o şarkıda “Tohum toprağa düşer / Bir karsın çıkmış serpilmiş boyunu aşar” der ya… Hayat işte 1975 yılında atılan o tohum 2014-2015’de sürgün vermiştir. Antalya Muratpaşa Belediyesi tarafından “Antalya Edebiyat Ödülleri” ana başlığında bir yarışma düzenlenmiştir.
Antalya Edebiyat Ödülleri’nin sahipleri belli oldu…
Muratpaşa Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından, edebiyatımıza katkıda bulunmak, yaratıcılarını ödüllendirip teşvik etmek amacıyla düzenlenen Antalya Edebiyat Ödülleri’nin sahipleri belli oldu.
Füruzan, Aysu Erden, Ayşegül Tözeren, Faruk Duman, İbrahim Karaoğlu ve Özcan Karabulut’tan oluşan jürinin yaptığı değerlendirme sonunda “Gündelik yaşam kahramanlarının karşılaştıkları çelişkileri öyküye konu edişi ve bu çelişkileri aktarışındaki içtenlikli, devinimli dil” nedeniyle HASAN ÖZKILIÇ’ın “SONUNDA HERKES YALNIZ” isimli eseri “En İyi Öykü Kitabı” seçildi. Hasan Özkılıç, 5000-TL parasal ödülün de sahibi oldu.
Genç Öykü Yarışmasının üniversite kategorisinde ise;
“ISSIZ BİR GÖLÜN KIYISI” isimli öyküyle; “Antalya’yı aktarırken inşa ettiği sıra dışı kurgu, metnin içinde dengeyle artan gerilim ve bu gerilimle uyumlu bir biçimde başarıyla kurulmuş dil” ile Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğrencisi HASAN YAYAN birinciliğe,
“İŞLE”R isimli öyküyle; “Antalya’yı yaşayanların gözünden anlatırken, gündelik dili öyküye başarıyla uyarlayabilmesi” nedeniyle Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümü öğrencisi MUHAMMED DEMİR ikinciliğe,
“BAHAR TELAŞI” ile; “Antalya’yı edebiyatsever bir gencin gözünden aktarma becerisi ve kurduğu metinlerarasılıktaki başarı”sıyla Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencisi HAKAN SİNEK üçüncülüğe değer görülmüştür.
Genç Öykü Yarışmasının lise kategorisinde ise;
“HAYAL ET ANTALYA’YI” isimli öyküsüyle “Antalya’yı aktarırken, öyküde kurduğu içten kültür köprüsü ve incelikli dil” ile Güzeloluk Anadolu Lisesi’nden KAZIM KAVA ÖZBEY birinci,
“GERİDE KALAN KÂĞIT KESİKLERİ” ile “Antalya’yı, yaşayanlarının hikâyesinden aktarabilmesi ve bu hikâyelerin içinde yeşeren kent sevgisi”nden dolayı Hasan Çolak Anadolu Lisesi’nden HAZAL ÖZER ikinci,
“SON RANDEVU” ile “Antalya’yı yaşamının son demlerindeki sadık bir seveninin gözünden anlatmadaki becerisi ve kurduğu ince dil” ile Antalya Anadolu Lisesi’nden ECEM COŞAN üçüncü seçilmiştir.
Ödüller sahiplerine 8 Mayıs Cuma günü saat 19.00’da Muratpaşa Belediyesi Kültür Salonu’nda yapılacak ödül töreninde sunulacak.
Bu yarışmanın kumsallaştırılarak devam ettirilmesi dileğimizdir. Ama bir dileğimiz daha var. Bu yarışmaya katılarak ödüle değer bulunan öykülerin kitaplaştırılarak okurla buluşturulmasıdır. “İnsan hayal ettiği müddetçe yaşar” der ya Yahya Kemal… 1976’da Antalya Belediyesi tarafından basılan kitabın tıpkıbasımı yapılsa ne güzel olur. “Aradan geçen 40 yılda edebiyatımızda insana ve topluma bakış nereden nereye gelmiştir?” sorusuna da bir yanıt almış oluruz.
Meraklısı için ek: 1975 yılında yapılan yarışmada seçici kurul üyelerinin yarışmaya katılan öyküler üzerine görüşlerini okuduktan sonra 2015’de yani 40 yıl sonra yarışmaya katılan öyküler üzerine ayrıntılı görüşlerini içeren bir rapor olup olmadığını merak ediyorum. Edebiyat tarihçileri ve eleştirmenler için hem önemli, hem de değerli bir kaynak olacaktır.